İzmir Kısa Film Festivali, gençler için Oscar’a açılan kapı oluyor
Ulusal kurmaca ve animasyon dallarında dereceye giren kısa filmlerin Oscar’a başvuru yapabilmesi için sertifikaya sahip Türkiye’nin tek kısa film organizasyonu İzmir Kısa Film Festivali, bünyesinde uyguladığı film laboratuvarı çalışmalarıyla içerik üretimine de katkı sunuyor.
AA’nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.
🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için Anadolu Ajansı
🔹 Anlık gelişmeler için AA Canlı
İzmir Kısa Film Festivali Sanat Direktörü Gülen Gözkara Saygı, AA muhabirine, festivalin 26 yıldır genç yönetmenlerin ilk filmini çektiği, ilk heyecanını yaşadığı ve ilk alkışını aldığı yer olduğunu söyledi.
Festivalin sinemacılara özel bir fırsat da sunduğunu dile getiren Saygı, şunları kaydetti:
“Bunu gururla söylüyoruz İzmir Kısa Film Festivali, Türkiye’nin Oscar ön elemesine başvuru yapılabilmesi için sertifikası bulunan tek kısa film festivali. Oscar’ın sisteminde olduğundan Türkiye’den Oscar’a sadece bizim festivalden başvurulmakta çünkü belli başlı özelliklere sahip olman gerekiyor. Burada başlayan hikayeler dünyanın en büyük sahnesinde yer almak için de fırsat yakalıyor.”
Sertifikaya 2020’den beri sahip olduklarını ifade eden Saygı, bunun çok önemli olduğunu belirtti.
Macaristan’dan ABD’ye geniş yelpaze
İzmir’de 26 yılda kısa film ve festivaline dair bir hafıza oluştuğunu vurgulayan Saygı, festivalin her yıl daha fazla geliştiğini, özellikle kadın ve gençlere alan açtığını, bundan dolayı ilginin giderek arttığını anlattı.
Saygı, bu kapsamda bu yıl festivale 4 bin 700’ün üzerinde başvuru olduğunu ifade ederek, “Festival ve kısa filmlerle bizim dünyanın dört bir yanından, Macaristan, Amerika, Romanya’dan katılımcılarımız oluyor. Bu ülkelerde festival olarak da temaslarımız, arkadaşlıklarımız var. Filmler bizi buluşturup aynı çatı altında dost olmamızı, daha da kolektif olup da üretmemizi sağlıyor.” dedi.
Özellikle İran’dan başvuruların yüksekliğine dikkati çeken Saygı, tema olarak da son dönemde iklim krizi, sosyal medyanın etkileri, ayrımcılık ve zorbalık ile kültürel mirasa yönelik filmlerin arttığını bildirdi.
Üretime destek
Saygı, festivalin 15. yılında ekibe dahil olduğunu, o günden bu yana arkadaşlarıyla festivali sürdürdüklerini ve önemli çalışmalara imza attıklarını söyledi.
Festival kapsamında proje destekleme yarışması olan İzmir Film Lab içerisinde kısa film proje sunumları ve atölyeler gerçekleştirdiklerini dile getiren Saygı, bu bölümde film projelerine destek verdiklerini anlattı.
Gülen Gözkara Saygı, şöyle devam etti:
“Burada film yapılması için gençlerle bir araya geliyoruz, destek bulmaya çalışıyoruz. Artık bu İzmir Film Lab’da devam edecek. İzmir’de çok güzel bir festival daha vardı. Film Lab’ı önceden bir yıl biz yapardık, bir yıl başka bir İzmirli sinemacı üstlenirdi. Orada ‘pitching’ olurdu ve ufak destekler verilirdi. İzmir’de çekme nedeniniz olsun diye. Öyle başlayan yolculuğumuza şimdi sürdürülebilir film çekmek de girdi. Her yıl yeni bir aşamaya yükseliyoruz. Bu yıl gerçekten çok mutluyum. Her şeyin bir arada olduğu bir yapıya gidiyoruz.”
Kültür ve Turizm Bakanlığından destek aldıklarını, film festivallerine yerel yönetimlerin de daha fazla katkı sağlaması gerektiğine dikkati çeken Saygı, festivallere ilginin liselere hatta ortaokula kadar artırılmasının önemine işaret etti.
Oyun tasarımı alanının yükselişte olduğunu hatırlatan Saygı, “Oyun tasarımı aslında filmle paralel olabilir çünkü bir oyuna başlamadan önce bir kısa filmini izlemek zorundasınız. Neden bu kısa filmlerde olmasın? Şu an ciddi boyutta Türkiye’de dikey dizi (akıllı telefon ve mobil cihazlar üzerinden izlenmeye uygun dikey formatta çekilen diziler) çekiliyor. Burada da Ruslar geldi çekti, Koreliler de. Bunlar doğru değerlendirilirse ekran turizminin de ülkemize ekonomik olarak katacağı çok şey var.” diye konuştu.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.