GÜNDEM

Kanada’ya yönelik açıklamaları sonrası ülke kamuoyunda Trump karşıtı eğilim yükseliyor


Anadolu Ajansının (AA) “Kanada ABD’nin 51. eyaleti mi olacak?” başlıklı dosyasının ikinci haberinde AA muhabiri, Trump’ın Kanada’ya yönelik açıklamalarının ülke kamuoyunda nasıl karşılık bulduğunu ve uluslararası ilişkilere etkisini ele aldı.

Trump, göreve gelmesinin ardından defalarca Kanada’yı “eyalet olması gereken bir ülke” olarak nitelendirdi ve ABD’ye eyalet olarak katılması halinde “daha iyi hizmet göreceğini, daha düşük vergiler ödeyeceğini ve daha güvenli bir yer olacağını” iddia etti.

Kanada Başbakanı Justin Trudeau, 7 Şubat’ta Trump’ın “Kanada’nın 51. eyalet olmasının daha iyi olacağı” yönündeki söyleminin “sadece bir retorik” olmadığını belirtirken Trump, 10 Şubat’ta bu fikrini yeniden dillendirdi ve “Neden Kanada’ya sübvansiyon olarak yılda 200 milyar dolar ödüyoruz?” diyerek bu ülkeye verilen maddi desteği sorguladı.

Kuzey Amerika Serbest Ticaret Anlaşması’nın (NAFTA) ABD aleyhine işlediğini savunan Trump, NAFTA’nın yerine müzakere edilen ve Temmuz 2020’de yürürlüğe giren ABD-Meksika-Kanada Anlaşması’nı da sık sık aynı bağlamda gündeme getiriyor.

Trump, Amerikan milliyetçiliğini referans alan “Önce Amerika” sloganıyla girdiği 2016’daki seçim yarışında da NAFTA ve NATO benzeri uluslararası anlaşma ve kurumların Amerika’nın çıkarları lehine yeniden düzenlenmesi vaadinde bulunmuştu.

Kanadalı tarihçi Prof. Dr. Robert Bothwell ve Toronto Üniversitesinden emekli Prof. Dr. Nelson Wiseman, Trump’ın söylemlerinin ikili ve uluslararası ilişkilere etkisini, AA muhabirine değerlendirdi.

Trump’ın açıklamalarına Kanada kamuoyunun tepkisi

Kanadalı tarihçi Prof. Dr. Bothwell, bu açıklamaların ardından kamuoyu görüşünün çok hızlı ve güçlü bir şekilde Trump karşıtı bir yöne doğru evrildiğini ve bu tip söylemlerin Kanada’nın ulusal birliğini güçlendirdiğini belirterek “ABD artık dost bir ülke olarak görülmüyor.” dedi.

Kanada halkının Amerikalılarla Trump arasında ayrım yaptığının altını çizen Bothwell, “ABD-Kanada ilişkilerinin, 80 yıllık yaşamım boyunca hiç olmadığı kadar gergin olduğunu söyleyebiliriz.” diye konuştu.

Toronto Üniversitesinden emekli Prof. Dr. Wiseman ise Trump’ın açıklamalarının, daha fazla Kanadalı şirketin ABD’ye taşınması amacını taşıdığını savunarak halkın ve siyasi partilerin bu sözleri ciddiye almadığını dile getirdi.

Trump’ın kişiliği ve söylemleri

Trump’ın açıklamalarının “kişisel bir takıntının” yansıması olduğunu öne süren Bothwell, “Kim bilir 2 milyon insanı Gazze’den çıkartıp nereye götürecek? Onların yerine bir tema parkı mı inşa edecek?” ifadelerini kullandı.

Bothwell, Trump’ın “Dünya tarihini değiştiren bir figür olarak görülmek istediğini” aktarırken Wiseman, “Bu yorumlar Trump’a özgü. Başka hiçbir başkan benzer açıklamalarda bulunmamıştır.” değerlendirmesini yaptı.

Trump’ın ABD, Meksika ve Kanada Anlaşması’nı (USMCA) yeniden gündeme getirdiğini belirten Wiseman, Trump’ın anlaşmayı kendi damgasını vurarak yeniden markalaştırmak istediğini ifade etti.

Wiseman, Kanada’ya yönelik açıklamalarını, “Meksika Körfezi’nin ‘Amerika Körfezi’ olarak adlandırması gibi bir şey.” değerlendirmesinde bulundu.

Trump’ın söylemlerinin ikili ve uluslararası ilişkilere etkisi

Kanada’da bu yıl yapılması planlanan G7 toplantısının gerçekleşemeyeceği öngörüsünde bulunan Prof. Dr. Bothwell, NATO’nun tehlikede olduğunu savundu ve Trump’ın etrafındaki bazıları için uluslararası hukukun ve teamüllerin altüst edilmesinin “iyi bir fikir” olarak değerlendirildiğini söyledi. Bothwell, “Trump’ı Birleşmiş Milletlerden (BM) çekilmeye zorlayacaklar. Trump’ı NATO’dan çekilmeye zorlayacaklar. Bu, inanılmaz bir şey değil ve sadece Kanada’yı değil, dünyayı kaosa sürüklüyor. ” dedi.

Bothwell, ABD’nin yaptığı her anlaşmada bir “ulusal güvenlik maddesi” koyduğunu ve bu maddenin anlaşmayı feshetmeye olanak tanıdığını belirterek NAFTA’nın “öldüğünü” ifade etti.

Wiseman ise Kanada’nın ABD ile ilişkilerinin güçlü olduğunu vurgulayarak Trump’ın söylemlerinden dolayı ekonomik, diplomatik ve askeri açıdan önemli bir değişiklik göstermeyeceğini belirtti.

Kanada’daki seçimler

Bothwell, Trump’ın açıklamalarının Kanada iç siyasetini etkilemeye başladığını belirterek Kanada’da bu yıl yapılması planlanan federal seçimlerin ekim ayından önce olması gerektiğini söyledi.

Trump’ın açıklamalarına ılımlı muhafazakarların çok tepkili olduğunu ve bu tepkilerin Liberal Parti seçmenlerinin tepkisine benzediğini belirten Bothwell, Muhafazakar Parti liderinin kendi partisiyle başının dertte olduğunu, partinin bölünebileceğini ve Liberal Parti oylarının bir ankete göre yüzde 10 arttığını belirtti.

Yeni dönemde de Kanada hükümetinin ilişkileri alevlendirecek hiçbir şeyi açıkça dile getirmeyeceği ancak ülkenin çıkarlarını koruyacağını değerlendirmesini yapan Prof. Dr. Bothwell, bu açıdan hükümetin çok ince bir çizgide yürüyeceği öngörüsünde bulundu.



Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.





Source link